top of page

Muhdesatın Aidiyetinin Tespiti Davası

Muhdesatın Aidiyetinin Tespiti

Muhdesat kelimesi anlam olarak sonradan inşa edilen şey demektir. Hukukumuzdaki kullanımı kadastro tespiti yapılan taşınmaz üzerinde bulunan bağ, bahçe, yapılmış olan yapılar, dikilmiş olan ağaçlar ve benzeri şeyler içindir.


Tespit davası niteliği taşıyan muhdesatın aidiyetinin tespiti davalarında taşınmaz üzerinde taşınmazın bütünleyici parçası haline gelen yapıların, dikili ağaçların kim tarafından inşa edilmiş olduğunun mahkemece tespiti istenir.


Örneğin, mülkiyet durumu tartışmalı olan bir taşınmazın kendisine ait olduğu düşüncesiyle bu taşınmaz üzerine yapı inşa eden veya bağ kuran ya da bu taşınmaz üzerine ağaç diken kişiye karşı müdahalenin meni ve ecrimisil davası açılması veya muhdesatı oluşturan kişinin tapuda malik olarak görünen kişilere karşı tapu iptali ve tescil davası açması durumlarında muhdesat sahibinin ayrıca muhdesatın aidiyetinin tespitini de talep etmesi mümkün ve gereklidir.


Bunun yanında ortaklığın giderilmesi davasında da ortaklığın giderilmesi davasına konu olan taşınmazın tapu kütüğünün beyanlar hanesinde muhdesatın maliklerden biri veya birkaçına ait olduğuna ilişkin kayıt bulunması veya tüm taşınmaz maliklerinin muhdesatın belirli bir veya birkaç malik tarafından kendi adına ve hesabına meydana getirildiğini oybirliği ile kabul etmeleri halinde, ortaklığın giderilmesi davasına bakan mahkemenin taşınmaz satış bedelinin paylaştırma oranını belirlerken muhdesata isabet edecek satış bedelinin sadece bu muhdesatı meydana getiren malik veya maliklere verilmesini sağlayacak şekilde oranlama yapması ve buna göre hüküm vermesi, tapu kütüğünde muhdesata dair bir kayıt yoksa veya taşınmaz malikleri arasında bu konuda oybirliği sağlanmazsa ancak bu halde konuyu ön mesele yapması, muhdesat konusunda çıkan uyuşmazlığı çözmek miktar itibarıyla(muhdesat değeri açısından) kendi görevine giriyorsa uyuşmazlığı kendisinin çözmesi, miktar itibarıyle kendi görevini aşıyorsa, muhdesatın kendisine ait olduğunu öne süren malik veya maliklere bu konuda tespit davası açmak üzere süre vermesi ve açılacak olan bu davanın sonucunu beklemesi gerekir. Yukarıda saymış olduğumuz haller haricinde de, muhdesatın sahibinin tapuda malik olarak görünen kişiden farklı olduğu her halde muhdesatın aidiyetinin tespiti davasının açılması mümkündür.


Muhdesatın Aidiyetinin Tespiti Davasında Mülkiyet Talebi

Bu davada muhdesatın mülkiyetinin tespiti değil, muhdesatın kim tarafından meydana getirilmiş olduğunun tespiti söz konusu olmaktadır. Mülkiyet tespitinin aynı zamanda muhdesatı kimin meydana getirdiği hususunun tespitini de içermesi sebebiyle, muhdesatın tespitine dair koşulların varlığı halinde muhdesatın aidiyetine ilişkin karar verilmektedir.


Ortaklığın Giderilmesi(İzale-i Şuyu) Davasında Muhdesatın Tespiti İstemi

Bunun yanında, yukarıda mevzuubahis etmiş olduğumuz gibi, ortaklığın giderilmesi vb. davaların, üzerinde muhdesat mevcut olan taşınmazlara ilişkin olarak açılması halinde: Muhdesata ilişkin uyuşmazlık mahkeme tarafından ön mesele yapılır ve muhdesatın aidiyetinin tespiti ile birlikte paylaştırma muhdesat bedeli de hesaba katılarak gerçekleştirilir.


Muhdesatın Tespitine İlişkin Diğer Önemli Hususlar

Muhdesat kelimesi ile taşınmaz üzerinde bulunan her türlü yapıdan söz edildiği de düşünülmemelidir; bu kelime ile anlatılmak istenen şey, yalnızca taşınmaz üzerinde kalıcı olarak meydana getirilmiş olan bina, yapı, ağaç ve bağ gibi unsurlar dikkate alınır. Bunun yanında kolayca sökülebilecek olan yapıların muhdesat olarak kabulü mümkün değildir(örneğin prefabrik bir ev araca bağlanıp götürülebileceği için muhdesat sayılmaz).


Muhdesatın Aidiyetinin Tespiti Davası Kime Karşı Açılır?

Muhdesatın aidiyetinin tespiti davası, muhdesatın davacıya ait olduğunu kabul etmeyen tüm tapu maliklerine karşı açılmalıdır. Muhdesatın davacıya ait olduğunu açıkça beyan eden ortaklar veya tapu kayıt malikleri aleyhine muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açılamaz. Ancak muhdesatın davacıya ait olduğunu kabul eden tapu maliklerinin bu kabul beyanlarını açıkça yapmaları gerekmektedir. Muhdesatın davacıya ait olup olmadığı konusunda açık bir beyanda bulunmayan tüm tapu kayıt maliklerine karşı bu dava açılmalıdır.


Muhdesatın Aidiyetinin Tespiti Davasında Görevli Mahkeme

Muhdesatın aidiyetinin tespiti davasına bakmaya görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olarak belirlenmiştir. Muhdesatın aidiyetinin tespiti davasında yetkili mahkeme, muhtesatın bulunduğu yerdeki mahkemedir.


Muhtesatın Aidiyetinin Tespiti Kararı Kesinleşmeden İcraya Konamaz

Muhtesatın aidiyetinin tespitine ilişkin ilam kesinleşmeden icraya konulamaz. Aynı şekilde ilamda yer alan yargılama giderleri ve vekalet ücreti de ilamın fer’i niteliğinde olduğundan kesinlemeden icraya konulamazlar.


Muhdesatın ve Arazinin Değerinin Tespiti Usulü

Paydaşlığın satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara dağıtılır. Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.




383 görüntüleme0 yorum

İlgili Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page